Refinansman 200 bin TL kredide 25 bin TL kazandırıyor

Kredi faizinin Temmuz ayında ortalama % 1,15’li düzeylerden bugüne kadar olan süreçte % 1’e gerilemesi, refinansmanı gündeme getirdi. Refinansmanda % 2’yi geçmeyen erken ödeme tazminatıyla bugün 200 bin liralık kredi kullanan bir kişi, 10 yıl vadede 25.440 TL’lik faiz tasarrufu sağlayabiliyor

Konut kredilerinde faizlerin düşüşü, kredi borçlularının kredinin vadesi içinde piyasa faiz oranlarındaki düşüşten yararlanarak borcunu düşük faizli yeni kredi ile yeniden yapılandırması anlamına gelen ‘refinansman’ı gündeme getirdi. Tüketiciler, oranı yüzde 2’yi geçmeyen ve kalan anapara borcu üzerinden alınan bir erken ödeme tazminatıyla refinansmandan yararlanabiliyor. Geçtiğimiz günlerde Tüketici Başvuru Merkezi Onursal Başkanı Aydın Ağaoğlu’nun başta konut olmak üzere tüketici kredilerine yönelik yapılandırma talebinde bulunan borçlulardan aylık yüzde 2.02’ye varan yüksek faizler talep edildiğini öne sürmesiyle yeniden gündeme gelen ‘refinansman’ konusunda ilgili kanun ne diyor, bu konuda tüketicilerin sağlayabileceği kazançlar nedir,

İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi Finans Anabilim Dalı Öğretim Üyesi, Gayrimenkul ve Finans Uzmanı Doç. Dr. Ali Hepşen

, Emlakjet okuyucularına anlattı.

% 1’lik faiz ortamında refinansman karlı

Konut kredisinde faizin % 1.15’ten % 1.12’nin altına düştüğü her ortamda tüketicilerin karlı olduğunu söyleyen Hepşen, kredi maliyetlerinin Temmuz ayında ortalama % 1.15’li düzeylerden Eylül ayından bu yana %1’e doğru azalmasının ise kredi borçluları açısından refinansmanı avantajlı kıldığını, kredi kuruluşları açısından ise erken ödeme riskini ortaya koyduğunu kaydetti. Erken ödeme riskinin özellikle piyasa faiz oranlarının düştüğü dönemlerde kredi borçlusunun vadesinden önce ipotekli konut kredisini kapatması nedeniyle, kredi veren kurumun maruz kaldığı bir risk türü olduğunu belirten Hepşen, bankaların refinansmanda bu oranın dışına çıkıp bir de tüketiciden yüksek faiz talep etmeleri olasılığının dahi kanuna aykırı olduğunu kaydetti.

10 yıl vadede aylık 212 TL fark tüketici lehine

Refinansman katkısını bir örnekle açıklayan Hepşen, “Tüketicinin Temmuz ayında aylık % 1.15 faiz oranı ile 10 yıl vadeli 200.000 TL tutarında ipotekli konut kredisi kullandığını düşünelim. Tüketici 2 ay sonra kredisini aylık % 1 kredi faiz oranı ile yeniden yapılandırmak istediğinde aylık taksit farkı tüketici lehine 212 TL’lik bir fark oluşturuyor ve bu da 10 yıllık vadede 25.440 TL’lik faiz tasarrufu yaratabiliyor. Hatta bu yapı içerisinde erken ödeme ücreti gibi diğer tüm masrafları da dikkate alarak konut kredi faiz oranlarının aylık %1,15’ten aylık %1,12’nin altında kaldığı her noktada tüketicinin kredinin yeniden yapılandırılması sürecinde lehine olan bir durumun oluştuğunu da belirtebiliriz. O halde, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un da vermiş olduğu yasal hak çerçevesinde ve faiz oranlarının düştüğü ortamda tüketicilerin refinansman eğilimi göstermelerini doğal karşılamak gerekir” değerlendirmesinde bulundu.

Kanun, bankaların ekstra ücret alamayacağını net söylüyor

Hepşen’in verdiği bilgiye göre, “Konut Finansmanı Sisteminde Erken Ödeme İndirimi ve Yıllık Maliyet Oranı Hesaplama Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik”, kredi kullanıcılarının refinansmana gitmeleri durumunda, hangi sonuçlara katlanacaklarını açık şekilde belirtiyor. İlgili yönetmeliğin 4-e maddesi erken ödemeyi, “Tüketicinin konut finansmanı kuruluşuna borçlandığı toplam tutarı veya vadesi gelmemiş bir veya birden çok taksitin vadesinden önce ödemesi” şeklinde tanımlamakla birlikte Madde 5, konuyu daha da detaylandırıyor. Burada, tüketicinin, konut finansmanı kuruluşuna borçlandığı toplam miktarı önceden ödeyebileceği gibi aynı zamanda vadesi gelmemiş bir ya da birden çok taksit ödemesinde de bulunabileceği, her iki durumda da konut finansmanı kuruluşunun, vadesinden önce ödenen taksitler için gerekli faiz indirimini yapmakla yükümlü olduğu ifade ediliyor. Ayrıca, konut finansmanı kuruluşunun tüketiciden değişken ve sabit ve değişken faizin bir arada bulunduğu konut finansmanı sözleşmelerinde her hangi bir isim altında ek bir ödemede bulunmasını istemeyeceği vurgulanıyor.

“Erken ödeme tazminatı % 2’yi geçemez”

Öte yandan kanunda bankacılık sektöründe neredeyse kredi hacminin tamamının oluştuğu sabit faizli konut finansmanı sözleşmelerinde ise, sözleşmede yer verilmek suretiyle, bir ya da birden fazla ödemenin vadesinden önce yapılması durumunda erken ödeme ücretinin talep edilebileceği; erken ödeme ücretinin, gerekli faiz indirimi yapılarak hesaplanan ve tüketici tarafından konut finansmanı kuruluşuna erken ödenen tutarın yüzde ikisini geçemeyeceği ifade ediliyor.

Burada belirtilen yüzde 2’lik oranın daha sonra 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında değiştirildiğini de hatırlatan Hepşen şöyle devam etti: “İlgili Kanun’un 37-2nci maddesine göre, “Faiz oranının sabit olarak belirlenmesi hâlinde, sözleşmede yer verilmek suretiyle, bir ya da birden fazla ödemenin vadesinden önce yapılması durumunda, konut finansmanı kuruluşu tarafından tüketiciden erken ödeme tazminatı talep edilebilir. Erken ödeme tazminatı gerekli faiz indirimi yapılarak hesaplanan ve tüketici tarafından konut finansmanı kuruluşuna erken ödenen tutarın kalan vadesi otuz altı ayı aşmayan kredilerde yüzde birini, kalan vadesi otuz altı ayı aşan kredilerde ise yüzde ikisini geçemez. Oranların değişken olarak belirlenmesi hâlinde tüketiciden erken ödeme tazminatı talep edilemez” hükmü getirilmiştir.”

Emlakjet Haber

0 Takipçi